THE TWILIGHT SAGA: BREAKING DAWN - PART 1 - "Relive" TV Spot

13 Aralık 2011 Salı

Mutluluğun formülü çok açık: Bir sen, bir ben bir de vampir bebek



Alacakaranlık serisinin dördüncü filmi vizyonda. 'The Twilight Saga: Breaking Dawn-Part 1'de Bella gelin oluyor (ama acaba vampir olacak mı), Edward gayet mutlu (ama acaba iyi bir koca olacak mı) ve fanatik seyirci bebeğin yolunu gözlemekte (acaba vampir olsa da hayırlı bir evlat olacak mı)...

ELÄ°F AKTUÄž
Uzun zamandır bu kadar heyecanla beklenen, merakla izlenen ve yürekten sevilen bir seri olmamıştı. Yazar Stephenie Meyer'in kitaplarından uyarlanan 'Alacakaranlık' serisi, 2008'den bu yana Hollywood ve dünya sineması için bir şölen. Hatta teması onlarca diziye, kitaba ve filme konu oldu. Meyer, ilk kitabı Alacakaranlık'ı yazarken elbette böyle bir başarı ve geri dönüş beklemiyordu. Kahramanlarına arkadaşlarının ve akrabalarının isimlerini verirken aklından bir film yapılması ihtimali bile geçmiyordu. Kocası ve 3 oğluyla mütevazı hayatını sürdürmekteydi, Hollywood starlarıyla aynı ortamda bulunmayı hayal bile etmiyordu. Serinin basılması ve dünyada en çok satanlar listesinde bir numaraya yükselmesi ve ardından sinemaya uyarlanması rüya gibiydi. Meyer, 'Bu süreci hatırlamakta güçlük çekiyorum, ne kadar mutlu olduğumu anlatamam' diyerek ifade ediyor yaşadıklarını. Şafak Vakti: Bölüm 1'in yönetmeni Bill Condon. Söylenen o ki, 'Şafak Vakti' için birçok ünlü yönetmen sıraya girmiş, hatta Sophia Coppola da onlardan biriymiş. Film, Bella Swan (Kristen Stewart) ve Edward Cullen'in (Robert Pattinson) düğün davetiyelerinin gönderilmesiyle başlıyor ve uzunca süren düğün sahnesiyle devam ediyor. Yüzyılın düğünü için tüm film bile ayrılabilirdi fikri geliyor akıllara, fanatik 'Alacakaranlık'çılar itiraz etmezlerdi muhakkak. Bella'nın gelinliğinden söz etmeliyiz burada, çılgın tasarımcı Carolina Herrera imzası taşıyor gelinlik. Tasarımcı için gelinliği belirlemek oldukça sancılı geçen bir süreç olmuş, 'İlk aşkıyla evlenen masum bir kızın gelinliği çok özel ve sade olmalıydı' diyor. Bella'nın gelinliğini dünyada merak etmeyen yok, hatta henüz film gösterime girmeden önce nasıl olacağı konusunda yarışmalar düzenlenmiş, iddialara girilmiş. Yazar Stephenie Meyer ille yaptıkları uzunca konuşmalar ve sohbetler sonucu çizilmiş gelinlik, Herrera için seyircinin fikri çok önemli, çünkü sadece gelin değil, bütün dünya tasarımını sevsin istiyor. Bella'nın duvağındaki toka ve kocaman pırlantalarla süslü (bazıları da elmas diyor) yüzük de şimdiden taklit edilmeye başlanmış.
Balayı sahneleri muhteşem, Esme Adası'nda mutluluktan uçuyoruz deyim yerindeyse.
Vancouver'in sisli, soğuk ve gri ormanlarından Brezilya'ya uzanmak Bella ve Edward kadar, seyirci için de büyük bir sürpriz oluyor, bu kadar bekledikten sonra kahramanlarımızın mutlu sona ulaştıkları yer de böyle romantik olmalıydı pek tabii.
Baştan sona büyük bir romantizm hakim filmde, yeni jenerasyon için karakterlerin bu anlamda doğru birer rol model olduğu iddiası var. Bir kısım anti-alacakaranlık'çı ise, vampirli filmden model mi çıkar diye direnmekte!
Son iki filmde aynı zamanda yapımcı olarak da yer alan yazar Stephenie Meyer, sabahtan akşama kadar sette oyuncularla beraber olduğunu söylüyor, her aşamada sette olmak filme başka bir inandırıcılık da kazandırmış bu anlamda. Filmin eleştirilen tek yönü, 'Şafak Vakti'nin ikiye bölünmesi olmuş, kimileri bu fikri saçma bulurken kimileri de dörde bölünse bile razı. Hikaye bitsin istemiyor kalpleri vampir aşkıyla yanan seyirciler. 'Alacakaranlık Efsanesi: Şafak Vakti - Bölüm 1' Bella'nın kendi ailesini kurmasını, 'Bölüm 2' ise onu korumaya çalışmasını anlatıyor. Bu arada Bella'nın hamile olduğunu eklemeli ama doğacak çocuğun cinsiyetiyle vampir olup olmayacağını daha sonra öğreneceğimizi hatırlatmalıyız.

Alacakaranlık'tan
- Bill Condon, Oscar'lı, Altın Küre'li bir yönetmen ve büyük bir 'Alacakaranlık' fanatiği.
- Yönetmen filmi bir melodram olarak görüyor.
- Alacakaranlık serisi 50 ülkede yayınlandı, 116 milyondan fazla sattı.
- Seri, New York Best Seller List'te 302 hafta boyunca kaldı.
- Alacakaranlık serisinin 3 filmi, dünyada 1.8 milyar dolar hasılat yaptı.
- Filmin diğer oyuncularından Kellan Lutz, Booboo Stewart, Oliva Holt da büyük ilgi görüyor.

Bella, Edward, Jacob ve diÄŸerleri...
Henüz 12 yaşındayken başrolü Jodie Foster ile paylaştığı 'Panic Room-Panik Odası' filmi ile sinemanın genç oyuncu dalında verilen ne kadar ödülü varsa kucaklayan sarışın, yeşil gözlü oyuncu Kristen Stewart'ın canlandırdığı Bella nihayet muradına eriyor. Stewart, 2008 yılında oynamaya başladığı Bella için 3 yıldır koyu renk yapıyor saçlarını, koyu kahverengi kontak lens takıyor bir de. 'Normal halimi unuttum' diyor, 'Bella gibi görünmekten de şikayetçi değilim'... Oyunculuğu ve ünlü olmayı abartmamak gerektiğini söyleyen ve 'Bizim yaptığımız gayet ağır bir iş, özel hayatıma anlatarak sizin eğlence hayatınıza hizmet etmem' diyen sıra dışı oyuncu, filmin başrolünü paylaştığı Robert Pattinson ile el ele dolaşmaktan da çekinmiyor. İyi bir aileye sahip olmayı dünyanın en büyük nimeti olarak kabul eden 1990 doğumlu Kristen, 'Çocukken evlilik-gelinlik hayali kuran bir kız değildim, hatta bana kalsa makyaj yapmam, süslenmem. Bir şekilde beni en seksi seçiyorlar. Anlamış değilim' diyor büyük bir açık yüreklilikle.
Bella'nın sonsuz aşkı, iyi kalpli vampir, genç kızların kahramanı Edward Cullen'i canlandıran Robert Pattinson, 1986 doğumlu bir İngiliz. Edward rolü için tam 3 bin kişinin önüne geçebilmiş başarılı bir oyuncu ve çok da iyi bir müzisyen. Dünya nimetleri onun da pek umurunda değil, Jack Nicholson'a bayılıyor, onu taklit ediyor, onun gibi oynamaya gayret ediyor. Oyuncu olduğu için şanslı olduğunu itiraf ediyor, 'Aksi halde ayakkabı satıcısı olurdum ancak' diyor. Kız kardeşleri tarafından 12 yaşına kadar saçları örülen Robert, genç kızların kalbini yakmakta ve önümüzdeki 20 yıl daha yaksa, hakkıdır... Taylor Lautner, kurt adamların en tatlısı... Bella'nın sadık aşkı Jacob'ı canladıran Lautner, çocukken karate yapmaya başlamış. Çok iyi bir sporcu olan ve bir anda kendini kamera karşısında bulan 1992 doğumlu oyuncu, Kızılderili, Fransız ve Alman kanı taşımakta. Genç yaşında birçok kadının kalbini çalan çekik gözlü ve güzel vücutlu Taylor, diğer 'Alacakaranlık' oyuncuları gibi, gelen onlarca teklifi şimdilik kabul etmiyor. Hayranları onlarsız olmayı istemseler de... En azından 'Şafak Vakti'nin sonunu bekliyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

New Moon...

Twilight Dünya basınında ses getirmeye devam ediyor son olarak Entertainment Weekly'nin Haftalık Hit Listesinde 1. ve 3. sırada Twilight var